Sanatın ve Bilimin İzinde Yaşam

Sanatsal üretimimin çıkış noktası, uzun süredir zihnimi meşgul eden temel bir soruya dayanır: Benim için gerçekten önemli olan nedir? Bu sorunun peşinde geçen süreçte, yanıtlarımı çoğunlukla duyumsal deneyim ve gözlem üzerinden oluşturdum. Ne aradığımı biliyor olmama rağmen, bu bilginin zihinsel olarak yapılandırılması zamanla, üretimle ve tekrar eden gözlemle gelişti.

Çalışmalarımda odaklandığım temel mesele, çevremizdeki sıradan nesnelerin ya da detayların sahip olduğu estetik değerin görünür kılınmasıdır. Doğadaki ve gündelik hayattaki herhangi bir varlığın, bağlamından bağımsız olarak kendi başına taşıdığı güzelliğe dikkat çekmek isterim. Resimlerde çoğu zaman yalnızca bir nesneye yer vermemin nedeni budur: dikkat dağıtıcı öğeleri dışarda bırakmak, izleyiciyi doğrudan o nesneyle baş başa bırakmak ve onun biçimsel ya dadokusal karakterine odaklanmasını sağlamaktır. Bu yaklaşım, hem görsel bir sadeleşme hem de estetik bir yoğunlaşmadır.

Yaşadığımız çağda algımız, özellikle görsel olarak aşırı uyarılmış bir çevreyle kuşatılmış durumdadır. Bu bağlamda, gerçek anlamda “görmek” giderek daha fazla çaba gerektiren bir eyleme dönüşmektedir. Görmek için durmak, yavaşlamak ve dikkatli bakmak gerekir. Sanat pratiğimi, bu yavaşlamaya alan açan bir duraklama noktası olarak kurguluyorum. Her resim, çoğu zaman gözden kaçan bir detaya odaklanarak, onu merkeze taşır ve izleyiciye estetik bir farkındalık önerir.
Detayın kendisi benim için yalnızca bir parçayı değil, bütünün potansiyelini temsil eder. Bu nedenle, nesneleri oldukları haliyle, yalnız ve doğrudan göstermeyi tercih ederim. Bu doğrudanlık, biçimsel bir sadelikten çok, görsel dikkatin yoğunlaşmasını hedefleyen bir tercihtir.

Üretimlerimde, insan ile çevresi arasındaki mesafenin yeniden düşünülmesini amaçlarım. Bir yaprağın, bir meyvenin, bir yüzeyin ya da sıradan görünen herhangi bir varlığın kendi başına taşıdığı estetik potansiyelin farkına varmak, bu mesafeyi azaltmanın bir yoludur. Güzelliğin sadece büyük kompozisyonlarda değil, küçücük bir ayrıntıda da bulunabileceğini göstermek, çalışmalarımın temel yönelimlerinden biridir.